İnstagram | Mavi

İnstagram'ı, anlık paylaşılanları, kim nerede, ne yapıyor, mutlu mu, canı mı sıkılmış, geziyor mu, okuduğu kitapların konusu ne, hmm acaba ayakkabısı nereden gibi sorulara 'anlık' cevap alabildiğim için çok seviyorum. Üstelik türlü efektlerle hooop, şahane bir fotoğrafın altına imza atmış oluyorsunuz. En iyi objektife sahip olmadan, photoshop başında saatler harcamadan üstelik..

Ben de bu sosyal mecrada @bilundesign adıyla sevdiğim, gezdiğim, gördüğüm, yaptığım, yediğim, içtiğim ne varsa paylaşıyorum. Ha bir de İstanbul tutkumu #istanbulgunlugum hashtagiyle paylaşıyorum, sizin de bu hashtagle paylaşımlarınızı beklerim.

Dün şöyle bir baktım, neler paylaşmışım diye. Benim İnstagram'ım masmavi! Yani tamam, mavi benim için huzur demek, deniz demek, özgürlük demek, barış demek, İstanbul demek, Bodrum demek ama bu kadar da çok paylaşım yaptığımı bilmiyordum, mavi tonlarında. Hepsini açıp, inceledim. En güzel notları, mavi fotoğraflarıma eklemişim, en coşkulu fotoğraflarım hep maviler olmuş.. 

Yukarıdaki 4'lü, İstanbul mavisi. Deniz en güzel Yarımada'ya karşı bir vapur sefasında seyredilir İstanbul'da. Martılara simit atılır, İstanbul silüetine hayran hayran bakılır..

En güzel mavi, Galata Kulesi'nin arkasındaki gökyüzünde gülümser. 

Sanatın kalbi sokakta, Bahariye Caddesi, Süreyya Operası önünde dizi dizi atar. Taşa ince ince işlenen mavi, en çok benim ruhumu doyurur!

Ve trafik işaretlerinde 'olur'lar mavidir hep..

Kapılar.. Çektiğim çoğu kapı fotoğrafında mavi hakim. Mavi benim ilgimi çekiyor, orası kesin ama kalbimi en çok eski kapılar fethediyor! O tokmaklar, resmedilmiş renkler, çiçekler, kuşlar nasıl da özenli ve nasıl da anı yüklü..

Bodrum mavisi diye bir gerçek var. Bodrum evleri, alabildiğine mavi bir denize uzanır, o sımsıcak yörede. Ben maviyi en çok Gümüşlük'e yakıştırırım. Tavşan Adası'na doğru, minderlerin en mavisine oturup, Bodrum mandalinalı gazozu da açtım mı değmeyin keyfime! ;) 

Bodrum mavisi kutumdan çıkardığım takılarımı -ki kendisi Laçin'ciğimden hediyedir-, şu yapayalnız sandalyede bir bir takarım koluma, sonra Limon'a yollanıp, gün batımını izlerim hafif serin akşam üzerinde..

Martılar.. En güzel maviliklere kanat çırpan, sırf bu yüzden ölümüne kıskandığım varlıklar.. Öyle hevesle, öyle heyecanla ve bir o kadar dikkatle uçuyorlar ki İstanbul semalarında, bırakın beni uçaklar bile kıskanıyor onları.. Masmavi, tertemiz fonlar diliyorum onlara. Çünkü sırtlarında en mavi yüklerle uçuyorlar özgürlüklerine..

Mavi bu kadar hayatımdayken, takılarıma da maviler değiyor elbette.. İlk fotoğraftaki küpeler ve en sevdiğim takılarımdan biri olacak bileklik Pelin Aksesuar. 

Balık yüzüğüm, çook sevdiğim Gümüşlük'teki Cadı'dan. Balıklar masmavi bir dünyanın canlıları ve alabildiğine sonsuz yolculukların yolcuları. Arayışı ve özgürlüğü temsil eden bu minicik balığı elimde taşımak beni mutlu ediyor. 

Nazra bilekliklerim benim uğurum! Pembe ve yeşilin arasına saklanmış mavi, bana ilkbaharı hatırlatıyor. Bu bilekliğimi ne zaman taksam çiçekler açmış, hava ılımış bir akşam üzerini karşılıyorum onunla..

Son fotoğraftakiler ise, Bilun Design ;)