1 Şubat 2010 Pazartesi

Sakıp Sabancı Müzesi Sömestre ve Atölye Programları


SSM Sömestre Çocuk Atölye Programı

'Venedik'ten İstanbul'a, İstanbul'dan Venedik'e Yola Çıktık' çocuk eğitim atölye çalışmaları, sömestre tatili süresince de aralıksız devam edecektir.
Ayrıca, tatil boyunca Sera Atölyesi, saat 15.00-17.00 arası, sergiyi ziyarete gelen öğrenciler ve çocuklar için, serbest atölye çalışmasına açık olacaktır. Çalışmalara aileler de çocukları ile birlikte katılabilirler. Herhangi bir rezervasyona gerek yoktur.
Sergi kitapları, müzeyi ziyaret eden çocuklara SSM tatil armağanı olarak verilecek.

Sakıp Sabancı Müzesi, eğitim atölyesini, okulların kullanımına açıyor!

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi (SSM), müze bünyesinde yer alan ve dönemsel çocuk etkinliklerinin ve geçici sergiler kapsamında düzenlenen atölye çalışmalarının yapıldığı "Sera Atölye"yi, Pazartesi günleri okulların ücretsiz kullanımına açıyor. Resim dersliği bulunmayan ilköğretim okullardaki öğretmen ve öğrencilere, dersin yapılması için uygun bir ortam sunmayı amaçlayan uygulama, 8 Şubat'ta başlayacak.
Sera Atölye, müzenin ziyarete kapalı olduğu pazartesi günleri, 10:00-15:00 saatleri arasında, 3 ayrı öğrenci grubunu kabul edecek. Atölyede kullanılacak malzemeler ise müzeden ücretsiz olarak temin edilecek. Kapasitenin 25 kişiyle sınırlı olduğu atölyeden yararlanmak isteyen okulların, (0212) 277 22 00 / 137 numaralı telefondan Asuman Akbabacan’ı arayarak rezervasyon yaptırması yeterli olacak.

1 yorum:

Müge Hestbaek dedi ki...

Bu vesileyle sana bir şey sormak isterim Biluncuğum;
Vakti zamanında Arkeoloji müzesinden çıkarılarak iki nesil sonra bana aktarılmış br İskender kafamız var, çok değerli birinin armağanı. Ben onun altına sergilemek için, mermer yaptırmak istiyorum. Hani kare mermerler olur ya ortasında bir çubukta durur kafalar. Öyle birşey yaptırmak istiyorum. Ancak tabii alelade bir mermerciye yaptıramam. Bu işin eminim özel bir ustası, özel bir yeri vardır. Sen bilirsin diye düşündüm. Neresidir bu? Yardımcı olabilirsen çok sevinirim. Kitaba da başlamana sevindim. 98 yılında okuduğum bu kitap beni çok derinden etkilemiş bir yapıttır. 12 sene olmuş inanılır gibi değil. Zaman ne çabuk akıp geçiyor... Tom Robins'in seneryo yazım teknikleriyle bu kitabı senaryolaştırmasını ve film olarak da izleyebilmeyi çok isterim. Kitabı bitirince ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksın. Sevgiler...