27 Eylül 2012 Perşembe

Üzgünüm İstanbul, seni Gümüşlük'le aldattım!

Biz İstanbul'da yaşamaya alışanlar, hem buranın gürültüsünden, trafiğinden şikayet edip dururuz hem de buradan bir yere ayrılamayız. Aşk gibi İstanbul.. Öyle bir bağlılık ki bu, kafa dinlemeye bir yere kaçsanız, aklınıza düşer hep. Özlemek ama ne özlemek..

Ama..

Üzgünüm İstanbul, seni Gümüşlük'le aldattım.. Orada olduğumda seni hiç özlemedim. Ah bir turlasam İstanbul'un karmaşasında demedim hiç.. Kaçta yatarsam yatayım, erkenden, mis gibi mandalina kokularına uyandım sabahın kör vakitlerinde. Akşam serininde ada çayının etkisiyle huzur doldum kıyılarında. Üzgünüm İstanbul, seni huzura değiştim..




Antik Myndos kentinin üzerinde kurulmuş Gümüşlük'ün, adını Myndos’un arkasındaki tepelerdeki gümüş ocaklarından aldığı söylenir. Akşam üzeri denizin renginin gümüşe çalması da isminde etkilidir derler..

Gümüşlük sahilinden..



  
  



  


Gümüşlük çay bahçesinden..




Kabak ağacı :)



Kahvaltı = Mutluluk




  


  
  






Gümüşlük Amavi..



Gümüşlük el emekleri..






3 yorum:

Adsız dedi ki...

ne kadar doğal ne kadar güzel bir yermmiş tatil dinlenmek ise böyle olmalı :)

designbyD dedi ki...

Çook güzel resimlerr...
Kayfaltı resimleri favorim ama:)

Bilun ŞEN dedi ki...

* ADSIZ,
İnsan huzur buluyor :)

** DESIGNBYD,
İihih dimi? :)