16 Şubat 2009 Pazartesi

Çizgilerde Anadolu için bir Karikatür

Geçtiğimiz günlerde Parkeoloji'de bir yarışmadan bahsetmiştim. Arkeoloji, Anadolu, kültürel mirasla ilgili bir karikatür yarışmasıydı. Çok yakın bir arkadaşım, kardeşim bu konudan bir öğrencisine bahsetmiş. O da bu karikatürü çizmiş. Yorumlarımızla destek olursak, inanıyorum ki çok sevinecek. Ben susayım, çizim konuşsun en iyisi..

13 yorum:

parka dedi ki...

Biluncum Merhaba

Olumlu bir şeyler yazim diyorum ama sen benim kafa yapımı az çok çözdün. Şimdi bu ülkede olta atsan artık tarihten çok ya lav silahına, yada el bombasına takılır diye korkar oldum. Ne mutluki bize bu tür haber ve yorumların henüz çocuklarımıza ulaşmıyor olması veya ailelerin bu konuda çaba gösteriyor olmaları, onların daha az etkilenmesine sebep oluyor demekki. Düşünsene gündemi takip eden bir çocuk bu karikatürde denize salladığı oltasını kültürel zenginliklerimiz yerine, etiketli bombalara takılı olarakta çizebilirdi. Yinede umut var, biraz zoraki velilerin çabalarıylada olsa.

Karikatüre gelince konuyu eleştirsel olarakta iyi işlemiş ufaklık ve iyi aktarmış. Ben en çok çizimi harika buldum. Senden ricam eğer tanıyorsan o ufaklığı benim yerime bir kutu kalem kara kalem al ona. Sana borcum olsun. Sevgilerimle.

Ahmet

AskinAy dedi ki...

cizim hos olmus ben begendim:)sevgiler..

Bilun ŞEN dedi ki...

Çözdüm Ahmet abicim. Hatta dün 'Ne anlarsan o' yazını okudum, bi'daha okudum.. Her neyse bi'şekilde (benim makinenin vadesinin dolması sanırım asıl neden) yazdığım yorumu yayınlayamadım.
Aynı düşünmek ve bunu paylaşmak güzel be Ahmet abi. Çocuk ve umut..
Haklısın abi, hem de çok..

Ricanı yerine getireceğim Ahmet abi, bana borcun da kara kaleminle bundan sonra yazacağın yazılar olsun. İnan o cesarete ve yaşanmışlıklara hepimizin ihtiyacı var.

Miroş'a sevgilerimle..

Bilun ŞEN dedi ki...

Teşekkürler AşkınAy'cım..

Gülen Tezer dedi ki...

Yengeç kızı güzel Bilun'cuğum;
Çizgiye ait:Küçük bir çocuk mu çizmiş şimdi bunu??Çok utandım :( Ben kahramanım Cin Ali'yi bile ortopedik engelli çizerken..
Anlattığı konusunda:Böyle kültürel bir mirasa sahip olduğumuzun bilincine ulaşmış olduğunu düşündüğüm sevgili miniğimiz Boğazköy Sfenksi, İhtiyar Balıkçı Heykeli, Zeus Sunağı, Beyhekim Camisi Mihrabı ve daha bir çoğunun Almanlar tarafından hem de parça parça sökülüp ülkelerine kaçırıldığını; çok özel diğer başka bazı parçaların da çeşitli kişiler tarafından kaçırılıp kendi ülkelerindeki müzelerde sergilendiğini, bizimse engel olmak için önlemler almadığımızı ya da geri almak için yaptırımsız kaldığımızı biliyor olsaydı -ki bildiğinden eminim aslında- o oltayı belki bize ait olan parçaların sergilendiği müzelere atardı..Ama yine de ne olursa olsun bir yandan da o değerli parçaların müze kültürü olan insanların elinde olmasına seviniyorum.Onların müzelerinin önünde kuyruklar olur.Bizim müzelerimizde ise neredeyse görevliden başka kimsecikler olmaz.Bu nedenle o kültür zenginliğini hiç değilse değerini bilen kişilere hizmet ettiğini düşünerek seviniyorum..
(Telekom bir yıl bütün müzelerde geçerli olan bir müzekart çıkardı.Ederi sadece 20 lira.)
Karikatürü inceleme öncesi ilk gördüğümde benim de aklıma gelen arap saçına dönen yer altı ve denizlerimizden balık yerine çıkan mühimmatlardı.Bu anlamda Kara Kalem'in bu yöndeki düşüncesini onaylıyorum.
Küçük çizermiz de bir vurdu bin ah işitti. Başarısının sürmesi dileğimle sevgiler..

Bilun ŞEN dedi ki...

Gülen ablacım, bir arkeolog olarak, ülkemizden kaçırılan eserler için bazen 'iyi ki gitmişler' demenin derin üzüntüsünü yaşıyorum. Dünya üzerindeki en zengin uygarlık olmamıza rağmen gereken değerin neden verilemeğini bir türlü çözemiyorum. Yine de son yıllarda gelişmeler olması umudumu devam ettirmemi sağlıyor.

Arkeologum ve işimi yapamıyorum. Çünkü gereken önem verilmiyor hakikaten. Küçüklere aşılanmalı diyorum hep, küçükten başlamalı, ağacı yaşken eğmeli. 3,5 yaşındaki yeğenimi müzelere götürmekten başka bi'şey yapamıyorum. Sadece kendi çevremde..

Parkeoloji'yi bu yüzden hazırladım. Son zamanlarda ilgilenemesemde tarih bilincini hatırlatmak amacım, belki de haddim olmayarak.

Uykularımı kaçıran bir mesleğim var anlayacağın :)

Ablacım çok öpüyorum. Düşündüklerini paylaştığın için çok çok teşekkür ederim. Sevgilerimle..

Cocukla Cocuk dedi ki...

Bilun'cum, çok karikatür üzerine yorum yapacak tecrübemiz yok ama beğendik çizimi. Her yerimizden tarih fışkırıyor, yeter ki tutabilelim der gibi. Kafadaki takkeye de bayıldık.

Bilun ŞEN dedi ki...

Dimi canlar? Tutalım diyor gibi..
Çok teşekkür ederiz. Çok öpüyorum..

Yelda dedi ki...

Çizimi çok beğendim
Değerlerimiz okadar çok ki yeterki tutalım ah ah
neler gitti neler yurtdışına adamlar gözleri gibi bakıyor
biz isimlerimizi yazıp kazımakla uğraşıyoruz
İçi acıyor insanın

Bilun ŞEN dedi ki...

Çok haklısın Yelda'cım, içimiz acıyor..

Moonish (moonsun) dedi ki...

Tek kelimeyle super bir calisma olmus bu Biluncum :))

Aşk Meleği dedi ki...

karikatürü çizen miniğimizi alnından öpmek istedim... okadar çok doluyuz ki tarihi eserlerle nerde karşılaşacağımızı bile bilmiyoruz, bilemiyoruz... bravo diyorum tekrar tekrar...

Bilun ŞEN dedi ki...

* Moonish'cim çok teşekkür ederiz :) Öpüyorum..

** Çook teşekkür ederiz Aşk Meleği, hoş geldin öncelikle :) Çok haklısın, geçen gün Beyazıt civarında yürürken ayağım Bizans dönemi bir başlığa çarptı.. Sol taraftaki kalıntının ne olduğuna bakıyordum, neye uğradığımı şaşırdım. Hakikaten bilemiyoruz..
Sevgilerimle..